DOSTLUK ÜZERINE
Merhaba dostlar
Bu yazida dostlugu konusmak istedim sizlerle, ama özellikle internette hayat bulan türünü...
"merhaba :)"
ya da "selam :)"sözcükleriyle filizlenen, gecelerce ekrandan ekrana sevgi dalgalariyla yogunlasan,internetin gücünü bilmeyenlerin hep sasiracaklari can cana sevgiler doguran,hatta bazen ekrani paylasmaktan yasami paylasmaya tasinan, ve ne yazik ki bazen de kirici sözlerle, hakaretlerle, küfürlerle sonlaniveren dostluklarimiz..
Ilk önce Lübnanli Sair ve Düsünür Halil Cibran'in sözlerini paylasmak istedim sizlerle :
""dostunuz, sizin karsiligini bulmus ihtiyacinizdir.
o, sizin sevgiyle ekip tesekkürle biçtiginiz tarlanizdir.
sizin sofraniz ve ocakbasinizdir.
çünkü siz ona aç olarak kosar
ve huzura kavusabilmek için onu ararsiniz....""
Her gece, ertesi sabah ise gitmeyi ve dünya nimetlerine bekçilik etmeyi herseyin üstünde tutan gündüzcüler uykuya daldiktan sonra meydan gececilere kalir, Ve internet dostluklari, ayni frekansi paylasan insanlarin, gecenin bu dingin ve özgür ortaminda,ekran basinda birbirlerini "farketmeleri" ile baslar..
Öncelikle yanliz olmadiklarini sevinçle farkederler, ezici çogunluga ragmen televizyonda maç ya da karate filmi seyretmediklerinde de normal olduklarini dogrulayan birileriyle tanisirlar...Bu çok heyecan vericidir.... Yasanmakta olan yalnizlik, paylasima dönüsmeye baslar...Düsünceler, kitaplar, siirler, felsefi eserler, sevgi, her sey paylasilir zamanla, duygusalliklar yasanir... Romantizm, hatta sevgi ve ask.. Fakat...... yavastan sahiplenmeler de baslar....
"neden online degilsin..."
"neden bana invisible oldun.."
"neden cevabin gecikti...."
"baskasiyla mi konusuyorsun yoksa....."
Hosça vakit geçirmek amaciyla baslanan bir muhabbet, bazilari için yavas yavas anlamsiz bir azaba dönüsür...
Cibranin "dostluk" konusundaki yazisindan alintilarla devam edelim isterseniz :
""
dostunuzdan ayri düstügünüzde üzüntüye kapilmayin;çünkü dostunuzun en begendiginiz yani yoklugunda daha belirginlesir,
tipki dagin tirmanana degil ovadan bakana daha açik göründügü gibi..""
Duygusalliga gereksinim duyan, ama çesitli nedenlerle bunu bulamayan dostlarimiz, tam bulduklarini sandiklarinda yine üzülmüslerdir, ve yine basa dönülmüstür...
""yalnizca zaman öldürmek için aranilan dost nedir ki?
o, sizin ihtiyacinizi karsilamak içindir,
yoksa anlamsiz boslugunuzu degil..
ve dostlugunuzun boslugunda birakin kahkahalar yükselsin,
ve zevkler paylasilsin""
O aksam web'de bir arastirma yapmak, ya da yeni bir web sayfasi hazirlama isteginde olmak, bir baska dostla muhabbete ihtiyaç duymak, farkli bir frekansta ve farkli kisilerle felsefi bir tartismaya girmek, ya da online yardimlasmak, ya da bir programin nasil kullanilacagi konusunda fikir alisverisi yapmak istediklerinde, bir önceki aksamda demir atmis kalmis bir dostun sahiplenme duygusu olayin keyfini kaçirir genellikle....
Bu defa Halil Cibran'in "beraberlik " konusundaki düsüncelerini paylasmak istedim sizlerle :
".....birakin da beraberligin arasinda biraz da bosluklar olsun,
ve tanrisal alemin rüzgarlari esip, dolanabilsin aranizda,
birbirinizi sevin, ama sevginin üzerine baglayici anlasmalar koymayin.
birakin yüreklerinizin sahilleri arasinda gelgit çalkalanan
bir deniz olsun sevgi...""
Internet dostlugu, bogucu bir sahiplenme arzusundan zarar görmeye baslar ve sonunda basladigi gibi hizla biter... Kendimizi "en özel" hissetmeden rahata erisemeyen egolarimiz tüm güzel duygulari hizla ve hirsla emer,sömürür ve herseyi olmayi umudettigi dostunun hiçbir seyi olamadan öylece kaliverir..
Oysa hizla paylasilacak seylerin sonuna gelmek ve kendini tekrarlamak yerine, dostlugu zamana yaymak ve sabirli olmak , dinlemesini bilmek, dostlugu yasatabilir, ona zenginlik ve derinlik verebilir..
Dostluklarin hiç bitmemesi dilegiyle......
Ali Soysal , Eylül 1999