Ask Gelicek Cümle Eksikler Bitermis
|
Y.K., 14 Subat Sevgililer Gununun, birbirini seven, ama bazen sevgiye alisip, sevmenin onemini unutan kisiler icin ufak da olsa bir animsatma ve paylasilacak ozel bir gun olduguna inaniyor. Ilk Sevgililer Gunu armagani cicek ve kocaman kalpten yapilmis bir cikolataymis.
C.G.'ye gore Sevgililer Gunu cok anlamli bir gun. Yillar once kendisine armagan edilen kirmizi bir sal ile cicegi unutamiyor. Sevgilisine, opunce prens olmayan cinsten bir kurbaga alacagini soyluyor.
Uykusuzluklar, tedirgin yarim-uykular, sevisizlikler, kirginliklar, guzel heyecanlarla soluk soluga yasanmamis gecelerde uzun yollara, issiz dagbaslarina, kimi zaman pet siseler ve uyuz kedilerle resimlenen varoslara yazilan destanlardir. Simdi gunesin ve ruzgarin, sabah ayazinin ve tozun gorunmeyen yagmurlariyla, benzinin ve yeni dokulmus ziftin genzi yakan kokulariyla yikaniyor yorgun gozkapaklari. Yalnizliklarla orulen gecelerin -- sonu, yalnizliklarla orulecek gunduzlere aciliyor yine. Tekbasinaliklarin sarmalinda, kokladikca solgunlasan sevda cicegi, yolu dussel devgilerden gecen bu yasam gezginlerinin degistirilemez yazgisi gibidir.
Yollarin ve gunlerin sonsuzlugunda uc uca eklenen sigaralar, bir sevgilinin sicakligiyla sarilanan kucuk kacislar, minik avuntulardir.
N.Y.'ye gore 14 Subat sevginin en guzel bicimde ifade edildigi bir gun. Aldigi ilk armagan, kalp biciminde bir anahtarlikmis ve uzerinde adinin bas harfi varmis.
S.B. "seven insanlar icin bence her gun Sevgililer Gunudur" diyor. Yillar once Amerika'dayken sevgilisi ona bir surpriz yapmis ve guzel bir cicek gondermis.
Yurekte zehir cicekleri gibi buyutulen, agrili, sancili gecelerin, benzes ve kahreden sabahlarin gozyaslariyla sulanan sevgiler de neyin nesi ki? Hic merak edip de derinliklerinden kesfetmeye ciktin mi o issiz adayi? Umursadin mi hic gizli dunyasini Urfalinin; dert ettin mi kendine Hopali Engin'i; gelip de rahat uykularina oturdu mu gecenin bir yerinde, Rizeli Orhan'in yuregine bicak gibi saplanan yalnizligi? Tedirgin edici sinyaller yolladi mi sana Seveni Yok Seyfullah'in kasaba istasyonlari kadar tenha yuregi? Gorebiliyor musun Halis'in yorgun gozlerindeki issizligi?
"Birbirini seven insanlar icin her gun Sevgililer Gunudur" diyen S.C., hayatinda bir kez armagan almis. O da bir cift kol dugmesiymis.
O.T. "sevenlerin beraberliklerini kutladiklari ozel bir gun" tanimlamasini kullaniyor. Unutamadigi armaganini 1958 yilinda, Amerika'dayken almis.
Kimi zaman uzaklarda duran, uzanilamayan, ulasilamayan sevgilinin, kimi zaman da gece uykularinin adidir hasret. Kimi zaman yanaga suzulen bir gozyasi, kimi zaman kentlerin, kasabalarin sokaklarinda gizli gizli dolasan bir huzundur. Hasret, oteki adiyla ozlem hep vardir bu yorgun yasamlarda. Gercekte var olmayan bir sevgiliye, soyut bir imgeye duyulan ozlem midir bu, yoksa ondan, yasam gezgininden yuz cevirmis, baska akintilarda giden sevgiliye, somut bir varliga duyulan ozlem mi?
14 Subat'i birlikteliklerin ve asklarin simgeledigi guzel bir gun olarak nitelendiren S.S., kolej yillarinda kirmizi gelinciklerden yapilmis bir buket aldigini soyluyor. Bu yil sevgilisine kirmizi fiyonklu bir sampanya hediye etmeyi dusunuyor.
D.E., "keske her gun Sevgililer Gunu olsa" diyor. Bu gunle ilgili unutamadigi armagan, kalp seklindeki bir balon.
"Bir yurek ki yanmaz, yurek denir mi ona,
Sevmek haram, yureginde ates olmayana,
Bir gununu sevgisiz gecirdinse yazik
En bos gecen gunun o gundur, inan bana."
diyerek askin guzellemesini yapiyordu Hayyam, dizelerinde. O, sevgisiz yasanan gunleri bosa harcanmis gunler olarak nitelerken, Cemal Sureya da sevismesiz gecen geceleri harcanmis sayiyordu:
"Yoksuluz gecelerimiz kisa / Dortnala sevismek lazim."
Onlarin, ucsuz yollarin, issiz ovalarin destanini yazan o insanlarin kocaman yurekleri vardi. Kimbilir, belki de dunyanin en naif, en guzel sevgilerini kucaklayacak kadar kocaman yurekleri... Oysa asklar baska kapilari caliyor, onlara dortnala yasanamamis sevgilerin huzunlerini birakiyordu.
Yasam gezginlerinin, yalnizlik, birakilmislik, ihanet, sevisizlik, kuskunluk, kimi zaman umut, ama cogu zaman umutsuzluk uzerine kurulu gunleri, geceleri yine ayni kahirlar, ayni tekduzelikler, ayni yasanmamisliklar surup gidecekti.
"Ne kadinlar sevdim, zaten yoktular" (Attila Ilhan)
Cogito, Sayi: 4, Bahar 1995 |